Charlize Theron'lu Martini reklamı
Charlize Theron'lu Martini reklamını izlemek için buyrun...
19 Aralık 2007 Çarşamba
18 Aralık 2007 Salı
Al Pacino ve Keanu Reeves, Şeytanın Avukatı’nda iyi bir ekip oldular
Suçlu damgasını yiyen masum insanları koruduğu kadar masum görünen suçlular yaratan avukatları önce Shakespeare lanetlemişti. Sıra şimdi Holywood'da.
Şeytanı yeryüzüne indirseniz, ona verebileceğiniz en iyi iş herhalde gerçek suçluları adaletin pençesinden kurtaran bir hukuk şirketinin patronluğu olurdu. Böylece Şeytan, yeryüzündeki pislikleri o kadar çok artırırdı ki, sonunda cennette oturan melekler aşağıdan gelen kokulardan kaçacak yer aramak zorunda kalırlardı.
İnsanoğlu yüzyıllardır Tanrı ve Şeytan kavramlarını tanımlayan binlerce farklı fikir ve sayısız dinler üretti. Değişik yöntemlerle de olsa dünya nüfusunun ezici bir çoğunluğu Tanrı'ya inanmayı tercih ederken, bir bölümü de karanlıkların efendisine tapındı. Sinema dünyası da bütün bu olgulara duyarsız kalmadı ve konuyu defalarca beyaz perdede işledi.
Ocak ayının son haftasında vizyona giren Devil's Advocate (Şeytanın Avukatı), yeni bir anlayışla ortaya çıkıyor ve şeytanı karanlık işler çeviren bir hukuk şirketinin başına, modern Babil diye bilinen New York şehrine getiriyor. Son derece etkili, karizmatik ve güçlü bir insan olarak aramızda dolaşan bu Şeytan, yeni bin yıla girerken, Tanrı'yla yaptığı maçın son raundunu nakavtla bitirebilmek için hain planlarını uygulamaya çalışıyor.
Hollywood'un en yetenekli aktörlerinden, Oscar ödüllü Al Pacino ve yükselen yıldız Keanu Reeves'i biraraya getiren Şeytanın Avukatı, psikolojik gerilimi, çarpıcı mahkeme sahneleriyle birleştiriyor ve insanı irkilten erotik sahnelerle izleyiciyi yaklaşık iki buçuk saat soluksuz bırakıyor.
Film, girdiği hiçbir davayı kaybetmemiş savunma avukatı Kevin Lomax'ın (Keanu Reeves), öğrencisine cinsel taciz yapan bir matematik öğretmenini suçlu olduğunu bile bile mahkumiyetten kurtarması ile başlıyor. Lomax, zaferini çok sevdiği karısı Mary Ann (Charlize Theron) ve birkaç yakın arkadaşıyla kutlarken, New York'un büyük bir hukuk şirketinden reddedemiyeceği bir teklif alıyor. Önerilen para, süper lüks yaşam tarzı ve çok parlak bir geleceğin heyecanıyla teklifi hemen kabul eden Kevin, patronu karizmatik John Milton (Al Pacino) ile tanıştıktan sonra yepyeni bir heyecanla işine sarılıyor.
Patronuyla gittikçe daha fazla zaman geçiren Kevin karısını da ihmal etmeye başlar. Mary Ann'in Milton ve yakın çevresindeki insanların göründükleri gibi olmadığı ve bazı ürkütücü şeyler yaşamakta olduğunu söylese de ona inanmayan Kevin, karısının gittikçe ruh sağlığını yitirdiğini de fark etmez.
Hırsı ve kibiri yüzünden gerçekten suçlu insanları cezadan kurtarmaktan çekinmeyen Kevin'in hayatı birdenbire cehennem azabına döner ve onu orada karşılayan tek kişi de patronu Milton'dır.
Subay ve Centilmen, Beyaz Geceler filmleriyle tanınan Taylor Hackford'ın yönettiği Şeytanın Avukatı'nın belki de en etkileyici cümlesi bizzat şeytanın ağzından çıkıyor: ‘‘Kibir... kesinlikle en sevdiğim günah’’
Filmin çekimleri çoğunlukla New York'ta yapıldı. Milton'ın ofisleri için Manhattan'daki Continental Club'ın en üst iki katı, dairesi için de Los Angeles'daki stüdyolar kullanıldı. Ünlü emlakçı Donald Trump'ın kendi ofisi diğer çekimler filmde yer alırken mahkeme sahneleri federal ve devlet mahkemelerinde çekildi.
Esin kaynağı Dante
Senaristlerce filmdeki bazı diyaloglar için edebi eserlere başvurdu. Bunların en önemlisi Dante'nin İlahi Komedya eserinin birinci bölümü, Cehennem'di. Dialoglar için kullanılan diğer kitaplar arasında John Milton'ın Paradise Lost (Kayıp Cennet) eseri, Alice Turner'ın The History of Hell'i (Cehennemin Tarihi), Elaine Pogels'in The Origin Of Satan (Şeytanın Kaynağı) kitabı ve Leonard R.N. Ashley'in The Complete Book of Devils and Demons'ı (Şeytanlar ve Cinlerin Tamamı) sayılabilir.
Oyuncu seçiminde büyük titizlik gösteren yönetmen Hackford, Hollywood'un en 'baba' aktörü için ‘‘Al Pacino, bizim baştan beri ilk tercihimizdi. John Milton rolü için daha mükemmel bir oyuncu düşünmemiştik’’ diye konuşuyor.
Çok farklı ve güçlü bir karakteri olan Keanu Reeves, ne istediğini çok iyi biliyor ve başarı için çok çalışıyor. Filmdeki performansı karısı rolündeki Charlize Theron'un gölgesinde kalsa da, aktör göz dolduruyor.
@Hürriyet Tatil Pazar: 1 Şubat 1998, Pazar
Şeytanı yeryüzüne indirseniz, ona verebileceğiniz en iyi iş herhalde gerçek suçluları adaletin pençesinden kurtaran bir hukuk şirketinin patronluğu olurdu. Böylece Şeytan, yeryüzündeki pislikleri o kadar çok artırırdı ki, sonunda cennette oturan melekler aşağıdan gelen kokulardan kaçacak yer aramak zorunda kalırlardı.
İnsanoğlu yüzyıllardır Tanrı ve Şeytan kavramlarını tanımlayan binlerce farklı fikir ve sayısız dinler üretti. Değişik yöntemlerle de olsa dünya nüfusunun ezici bir çoğunluğu Tanrı'ya inanmayı tercih ederken, bir bölümü de karanlıkların efendisine tapındı. Sinema dünyası da bütün bu olgulara duyarsız kalmadı ve konuyu defalarca beyaz perdede işledi.
Ocak ayının son haftasında vizyona giren Devil's Advocate (Şeytanın Avukatı), yeni bir anlayışla ortaya çıkıyor ve şeytanı karanlık işler çeviren bir hukuk şirketinin başına, modern Babil diye bilinen New York şehrine getiriyor. Son derece etkili, karizmatik ve güçlü bir insan olarak aramızda dolaşan bu Şeytan, yeni bin yıla girerken, Tanrı'yla yaptığı maçın son raundunu nakavtla bitirebilmek için hain planlarını uygulamaya çalışıyor.
Hollywood'un en yetenekli aktörlerinden, Oscar ödüllü Al Pacino ve yükselen yıldız Keanu Reeves'i biraraya getiren Şeytanın Avukatı, psikolojik gerilimi, çarpıcı mahkeme sahneleriyle birleştiriyor ve insanı irkilten erotik sahnelerle izleyiciyi yaklaşık iki buçuk saat soluksuz bırakıyor.
Film, girdiği hiçbir davayı kaybetmemiş savunma avukatı Kevin Lomax'ın (Keanu Reeves), öğrencisine cinsel taciz yapan bir matematik öğretmenini suçlu olduğunu bile bile mahkumiyetten kurtarması ile başlıyor. Lomax, zaferini çok sevdiği karısı Mary Ann (Charlize Theron) ve birkaç yakın arkadaşıyla kutlarken, New York'un büyük bir hukuk şirketinden reddedemiyeceği bir teklif alıyor. Önerilen para, süper lüks yaşam tarzı ve çok parlak bir geleceğin heyecanıyla teklifi hemen kabul eden Kevin, patronu karizmatik John Milton (Al Pacino) ile tanıştıktan sonra yepyeni bir heyecanla işine sarılıyor.
Patronuyla gittikçe daha fazla zaman geçiren Kevin karısını da ihmal etmeye başlar. Mary Ann'in Milton ve yakın çevresindeki insanların göründükleri gibi olmadığı ve bazı ürkütücü şeyler yaşamakta olduğunu söylese de ona inanmayan Kevin, karısının gittikçe ruh sağlığını yitirdiğini de fark etmez.
Hırsı ve kibiri yüzünden gerçekten suçlu insanları cezadan kurtarmaktan çekinmeyen Kevin'in hayatı birdenbire cehennem azabına döner ve onu orada karşılayan tek kişi de patronu Milton'dır.
Subay ve Centilmen, Beyaz Geceler filmleriyle tanınan Taylor Hackford'ın yönettiği Şeytanın Avukatı'nın belki de en etkileyici cümlesi bizzat şeytanın ağzından çıkıyor: ‘‘Kibir... kesinlikle en sevdiğim günah’’
Filmin çekimleri çoğunlukla New York'ta yapıldı. Milton'ın ofisleri için Manhattan'daki Continental Club'ın en üst iki katı, dairesi için de Los Angeles'daki stüdyolar kullanıldı. Ünlü emlakçı Donald Trump'ın kendi ofisi diğer çekimler filmde yer alırken mahkeme sahneleri federal ve devlet mahkemelerinde çekildi.
Esin kaynağı Dante
Senaristlerce filmdeki bazı diyaloglar için edebi eserlere başvurdu. Bunların en önemlisi Dante'nin İlahi Komedya eserinin birinci bölümü, Cehennem'di. Dialoglar için kullanılan diğer kitaplar arasında John Milton'ın Paradise Lost (Kayıp Cennet) eseri, Alice Turner'ın The History of Hell'i (Cehennemin Tarihi), Elaine Pogels'in The Origin Of Satan (Şeytanın Kaynağı) kitabı ve Leonard R.N. Ashley'in The Complete Book of Devils and Demons'ı (Şeytanlar ve Cinlerin Tamamı) sayılabilir.
Oyuncu seçiminde büyük titizlik gösteren yönetmen Hackford, Hollywood'un en 'baba' aktörü için ‘‘Al Pacino, bizim baştan beri ilk tercihimizdi. John Milton rolü için daha mükemmel bir oyuncu düşünmemiştik’’ diye konuşuyor.
Çok farklı ve güçlü bir karakteri olan Keanu Reeves, ne istediğini çok iyi biliyor ve başarı için çok çalışıyor. Filmdeki performansı karısı rolündeki Charlize Theron'un gölgesinde kalsa da, aktör göz dolduruyor.
@Hürriyet Tatil Pazar: 1 Şubat 1998, Pazar
Etiketler:
charlize,
devil's advocate,
haber,
magazine
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)